Akaid ilmi ile ilgili test çözmek isterseniz “Akaid ilmi test soruları”na ŞURADAN ulaşabilirsiniz.
ŞURADA da yine Akaid ilmine giriş test soruları var.
AKAİD İLMİ
Dinin Kaynağı
“Din” kelimesi sözlükte, usul, âdet, tutulan yol, hüküm, mükâfat ve ceza, itaat gibi anlamlara gelir. Terim olarak; “akıl sahibi insanları kendi hür irade ve tercihleriyle bizzat hayırlı olan şeylere götüren ilahi kanun” olarak tanımlanmıştır. Tanımdan şu sonuçlar çıkarılabilir:
* Tanımdaki “ilahi kanun” ifadesi dinin kaynağına işaret eder. Din Allah’tandır. Allah tarafından ortaya
konulmuştur. O’ndan başkasının ne din koymaya ne de dinî hükümleri değiştirmeye ve kaldırmaya hakkı vardır.
* Din ancak akıl sahibi olanlara hitap eder. Dolayısıyla akıl sağlığı yerinde olmayanlar ve küçük yaştaki çocukların dinen sorumluluğu yoktur.
* Din akıl sahibi insanların dine yöneliş ve bağlılığının kendi hür iradesi ve tercihi ile olması gerekir.
* Dinin amacı, insanı bu dünyada ve ahirette mutlak hayra, gerçek mutluluğa ulaştırmaktır.
Allah Teala, insanları bir dine inanma ve bağlanma potansiyeli üzere yani din duygusuyla hatta tek bir ilaha inanma ve kulluk etme bilinciyle yarattığını bildirmektedir. Buna fıtrat adı verilir.
Peygamber Efendimiz bir hadislerinde “Her doğan (İslam) fıtratı üzere doğar. Fakat o çocuğun anası ve babası onu kendi dinlerine döndürürler. Yahudi iseler Yahudi yaparlar, Hristiyan ve Mecusi iseler Hristiyan ve Mecusi yaparlar.” buyurarak fıtrata işaret etmiştir.
Akaidin Tanımı
Akide kelimesi sözlükte, gönülden bağlanılan, düğüm atmışcasına inanılan şey anlamına gelir. İtikad ise bir şeye gönül bağlamak, düğüm atmışcasına (kesinlikle) inanmak, gönülden benimsemek demektir ve iman terimi ile eş anlamlıdır. Akide kelimesinin çoğulu olan akaid ise terim olarak “inanılan şeyler, akideler, dinî inançlar, gönülden bağlanılan, kesinlikle inanılan şeyler, itikatlar” demektir.
Akaidin Konusu
Akaidin konusunu imanın altı esası ve bunlara ilişkin meseleler oluşturur.
Akaidin ana konusunu oluşturan iman esaslarına, dinin temelleri, aslî hükümleri anlamında “usûlü’d-dîn” adı verilir. Bunlar arasından Allah’a (c.c), peygamberlere ve ahirete imanın özel adı “usûl-i selâse”dir (üç temel esas). Çünkü diğer üç iman esasını bunların altında incelemek ve değerlendirmek mümkündür. Bütün iman esaslarının kendisine bağlı bulunduğu, imanın temelini teşkil eden “Allah’a (c.c) iman”a ise “aslü’l-usûl” (esasların esası) denir.
Geleneğimizde altı iman esası üç ana başlık altında toplanmıştır: ilahiyyât (ulûhiyetle ilgili meseleler), nübüvvât (peygamberlikle ilgili meseleler), sem’iyyât.
- İlahiyyât: Allah’a ve kadere iman.
- Nübüvvât: Kitaplara ve peygamberlere iman
- Sem’iyyât: Meleklere ve ahirete iman
Ahiret ve meleklere imanın her ikisi de gayb konusu olduğu ve bunlar hakkında ancak nassa dayanarak bilgi sahibi olunabileceği için sem’iyyât şeklinde isimlendirilmiştir. Sem’iyyâtın bir diğer adı ğaybiyyât’tır.
Akaidin Amacı
Akaid ilminin amacı genel itibariyle 4 maddedir. Bu maddeleri şu şekilde sıralayabiliriz:

İslam Akaidinin Temel Özellikleri
İslam akaidi;
- Apaçık, sade ve anlaşılabilir bir akîdedir.
- Fıtrata uygundur.
- Sabit ve değişmez bir akîdedir.
- Kesin delillere dayanır.
- Mutedil ve dengeli, ifrat ve tefritten uzak bir akidedir.
İslam Akaidinin Kaynakları
İslam’ın inanç esasları (akaidi) doğrudan doğruya Kur’an ayetleri ve mütevatir hadisler tarafından, hiçbir yoruma meydan vermeyecek biçimde açık ve net olarak belirlenmiştir. Başka bir deyişle itikadın kaynağı nasstır.
Aklın yalnız başına hüküm koyma, vahiyden bağımsız olarak dinî değerleri ve inanç esaslarını belirleme, farz ve haram gibi hususları tayin etme yetkisi yoktur. İslam âlimleri; yanıltıcı psikolojik hâl ve engeller veya dış etkenlerin tesirinden kurtularak doğru biçimde düşünebilen akla “akl-ı selîm” demişlerdir.
Aklın akaid alanındaki birinci vazifesi, nassların ortaya koyduğu itikadî ilkeleri anlamak ve yorumlamaktır. Nass itikadı belirlerken akıl itikadı anlar, yorumlar, ispatlar ve savunur. Aklın, nass (Kur’an ve sünnet) ile çelişik olması söz konusu değildir.
Akaide Dair Önemli Eserler
Ebû Hanîfe’nin “el-Fıkhü’l-Ekber” adlı eseri,
İmam Mâtürîdî’nin “Kitâbü’t-Tevhîd” adlı eseri,
Ebü’l-Hasan el-Eş’arî’nin “el-İbâne” ve “el-Lüma” isimli eserleri itikada dair önemli çalışmalardır.
Ömer en-Nesefi tarafından kaleme alınan “Akaʾidü’n-Nesefî” (Nesefi Akaidi), tarih boyunca milletimiz tarafından en çok okunan eserlerin başında gelir.
Meşhur alimlerden Taftazânî tarafından kaleme alınan “Şerhu’l-Akaid” adlı eser, Nesefi Akaidi üzerine yapılan bir şerh (yorum) çalışmasıdır.
Türkiye Cumhuriyetinin beşinci Diyanet İşleri başkanı olan Ömer Nasuhi Bilmen tarafından Türkçe olarak kaleme alınan “İslam Akaidi” adlı eser, İslam akaidinin temel ilkelerini açıklandığı, İslam inanç esaslarına dair doyurucu ve güvenilir bilgilerin verildiği önemli bir çalışmadır.