Asr Suresi Hakkında Bilgi
Mekke döneminde inmiştir. 3 âyettir.
Mushaftaki sıralamada 103. iniş sırasına göre 13. sûredir.
Sure, adını 1. ayette geçen ve “zaman, çağ, ikindi vakti” gibi anlamlara gelen “asr” kelimesinden almıştır.
Ashâb-ı kirâmdan iki kişinin karşılaştıkları zaman biri diğerine Asr sûresini okumadan ve ardından selâm vermeden ayrılmadıkları rivayet edilir.
İmâm-ı Şâfi Asr Suresi ile ilgili şöyle buyurmuştur:
“Şayet Kur’ân-ı Kerim’de başka hiçbir sûre nâzil olmasaydı, şu pek kısa sure bile insanların dünya ve âhiret saadetlerini temine yeterdi. Bu sûre, Kur’ân-ı Kerim’in bütün ilimlerini içine alır.”
Asr Suresi’nin bizlere öğrettiği hakikatleri İstiklal Şairimiz Merhum Akif, şu dizeleriyle özetlemiştir:
Hani ashâb-ı kirâm, ayrılalım derlerken;
Mutlaka sûre-i ve’l-Asr’ı okurmuş bu neden?
Çünkü meknûn o büyük sûrede esrârı felâh,
Başta iman-ı hakikî geliyor, sonra salâh.
Sonra Hak, sonra sebat, işte kuzum insanlık.
Dördü birleşti mi yoktur sana hüsran artık.
Asr Suresini Dinle 1:
Asr Suresini Dinle 2:
Asr Suresinin Okunuşu
1- Vel’asr.
2- İnnel insâne lefî husr.
3- İllellezîne âmenû ve amilûssâlihâti vetevâ savbilhakki vetevâ savbissabr.
Asr Suresinin Anlamı
1- Asr’a yemin olsun ki,
2- insan mutlaka bir ziyandadır.
3- Ancak iman edenler, salih amel (iyi işler) işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye eden ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır.
Surenin bize vermek istediği mesajlardan şunlardır;
Allah’u Teala insan ömrünün bittiği zamana ve bu süre içinde Allah’ın kudretini ve hikmetini bizlere anlatıp bunların önemine işaret eden ibretlere yemin ederek, dört güzel özelliğe sahip olan insanların dışındaki herkesin ziyanda ve hüsranda olduğunu anlatır. İnsanın sahıp olarak feraha erebileceği bu özellikler; iman, iyi amel, hakkı tavsiye ve sabırdır. Bu özellikler dinin temelini oluşturmaktadır.
İnsanın kendisine verilen zamanı ve imkanları değerlendirememesinin sahip olduğu en büyük eksiklik olduğu ve bunun için ziyan içinde olduğu açıklanmaktadır. Öyle ki bu eksiklik hesap günü geldiğinde geri dönüşü olmayan bir pişmanlığa sebep olacak ve insan nasıl bir hüsrana uğradığını o gün anlayacaktır. Kurtuluşa erebilmek için iman ile amelde gereklidir. Sadece iman etmek yetmez. İmanın yanında ibadetler ve iyi amellerde gereklidir. Hak olanı tavsiye etmek, iyiliği emretmek ve uygulamak, kötülükten sakınmak gerekir. Sabır ise insanın karşılaşacağı zorlukları aşabilmesi için gereken bir erdemdir.